FAZ’in haberine göre, Sidney Üniversitesi’nden Phillip Baker ve ekibinin The Lancet dergisinde yayımlanan analizi, UPF tüketiminin obezite, tip 2 diyabet, kalp-damar hastalıkları ve depresyon gibi kronik hastalıkları artırdığını ortaya koyuyor.
UPF’ler; ucuz yağlar, şeker şurupları, katkı maddeleri ve aroma/renklendiriciler içeren, endüstriyel olarak üretilmiş, çoğunlukla tüketime hazır ürünlerdir. Bu gıdaların tüketimi, tam ve az işlenmiş gıdaların yerini alarak sağlıklı beslenmeyi zorlaştırıyor.
Küresel olarak UPF’lerin payı hızla artıyor. ABD ve İngiltere’de günlük beslenmenin %50’si UPF’den oluşurken, Almanya’da süpermarket ürünlerinin yaklaşık yarısı yüksek derecede işlenmiş gıda. Ucuz, kolay hazırlanabilen ve agresif şekilde pazarlanan bu ürünler özellikle gelir seviyesi düşük haneler için cazip.
Uzmanlar, bu trendin halk sağlığı üzerinde ciddi riskler yarattığını vurguluyor. Çocuklar özellikle hassas ve okullar, kreşler, spor tesisleri gibi yerler UPF’lerle dolu. UNICEF’e göre bu durum, sağlıklı beslenme ve çocuk sağlığı açısından acil müdahale gerektiriyor.
Çözüm önerileri arasında UPF üretimi ve reklamına sınırlama, vergilendirme, okul ve hastane mutfaklarında kalite standartları ve sağlıklı gıdaya erişimin artırılması yer alıyor. Ancak endüstrinin güçlü lobi faaliyetleri ve küresel çıkar ağları, düzenlemeleri zorlaştırıyor. Uzmanlar, bu konuda küresel ve koordineli bir yaklaşımın tütün kontrolüyle benzer şekilde gerekli olduğunu belirtiyor.