Federal Almanya Cumhuriyet tarihinin en ağır ırkçı suçlarından biri olarak kabul edilen saldırıda Saime Genç (4), Hülya Genç (9), Gülüstan Öztürk (12), Hatice Genç (18) ve Gürsün İnce (27) hayatını kaybetti.
Genç ailesinin yakılan evinin fotoğrafları 1993 yılında tüm dünyaya yayıldı. Olaydan kısa bir süre sonra, yaşları 16 ile 23 arasında değişen Solingenli dört Neonazi tutuklandı ve cinayetten hüküm giydi.
Yabancı karşıtı nefret suçları ve eylemleri Solingen'den sonra da"büyük bir hızla" artarak "yüksek bir seviyeye" ulaştı. 30 yıl boyunca, katliamda hayatını kaybeden Saime, Hülya, Gülüstan, Hatice ve Gülsüm Genç için her yıl değişik anma etkinlikleri düzenlendi. Ancak insanlık ve demokrasi karşıtı tutumların hala "gizliden gizliye küçümsendiği" Almanya’da AfD gibi ırkçı bir parti Alman parlamentosunda ırkçı düşüncelerin politik temsilcisi olarak görev yapıyor.
Solingen'deki saldırı, Almanya'da 1990'ların ilk yarısında meydana gelen bir dizi ırkçı saldırının doruk noktası olarak kabul ediliyor. Bir önceki yıl Rostock-Lichtenhagen'da sığınmacı kabul merkezi ve eski Vietnamlı taşeron işçilerin kaldığı bir yurt da halkın tezahüratları altında kundaklanmıştı. Saksonya'daki Hoyerswerda'da ise 1991 yılında sözleşmeli işçilerin ve mültecilerin kaldığı bir yurt ve bir mülteci barınağına saldırı düzenlenmişti.
O günden bu yana izlenen politikalarla yüzleşme, yeni katliamların olmasının önüne geçme konusunda bir arpa boyu yol alınamadı. Bunu yapmadığı için de Solingen’den sonra da göçmenlere, sığınmacılara, Alman yoksullarına karşı ırkçı faşist saldırılar artarak devam etti.
GÖÇMEN VE SIĞINMACI DÜŞMANLIĞI SÜRÜYOR
Yugoslavya’daki savaşın da etkisiyle Almanya’ya gelen sığınmacı sayısında yaşanan artış üzerinde medya ve dönemin hükümet partileri CDU/CSU ve FDP ile muhalefetteki SPD, “Gemi artık doldu”, “Sınırlar kapatılsın” diyerek propaganda yapmış ve bunu gerçekleştirmek için de Sığınma Yasası, üç partinin oylarıyla Federal Parlamento’da sertleştirilmişti. Bu sertleştirme kararının alındığı 26 Mayıs 1993’ten üç gün sonra, 29 Mayıs’ta ise Neonaziler, Genç ailesinin evini ateşe verdi.