Nico Popp Jungewelt gazetesindeki yorumunda şunları yazıyor: Bu günlerde Sol Parti evreninde ilginç gelişmeler yaşanıyor. Mart ayı başında alınan bir yönetim kurulu kararında borç freni açıkça reddediliyor, ancak silahlanma konusunda - diğer partiler sadece bu nedenle Anayasa'daki neoliberal anıtı “reforme etmek” istiyorlar - en sonunda “mevcut savunma harcamalarının” yeterli olduğu belirtiliyor. Silahsızlanma hakkında konuşmayı bırakmanın bir başka yolu. Kararda ayrıca, AB’nin Ukrayna politikasına yönelik ilginç bir eleştiri de bulunuyor: Sadece "askeri yardıma" odaklanmanın yanlış olduğu belirtiliyor.
Bu karar metnini yazanların, belirsiz ve yoruma açık karar ve bildiri metinleri hazırlama konusunda tecrübeli oldukları anlaşılıyor. Ancak bu, sıradan bir metin değil; parti içinde birçok şeyin değişmekte olduğuna dair bir başka işaret. Salı günü, partinin önde gelen adayı Heidi Reichinnek, Deutschlandfunk radyosuna verdiği röportajda, Sol Parti'nin borç freninin reforme edilmesinden yana olduğunu belirtti. Böylece “bütçede tüm alanlara yatırım yapacak bir alan oluşturulabilirdi”, üstelik “sadece” silahlanmaya değil. Partinin “açık bir çeki” reddettiğini, ancak “neden sakince Alman Ordusu'nun neye ihtiyacı olduğunu konuşmuyoruz?” diye sordu. Finlandiya’yı örnek alabileceklerini söyledi. Bu, bir savaş karşıtı muhalefetin dili mi?
Sol Parti’nin hükümette olduğu eyaletler ne yapacak?
Peki, Sol Parti’nin de içinde bulunduğu iki eyalet hükümeti Cuma günü Federal Konsey'de ne yapacak? Şu anda en azından Bremen’in kabul oyu vereceği sinyali geliyor. Bu küçük bir ayrıntı değil; çünkü eyaletin Federal Konsey'deki üç oyu, orada da gerekli olan üçte iki çoğunluğun sağlanmasına yardımcı olabilir. Eğer bu gerçekleşirse, bunun sadece Bremen’in sağ kanadındaki yerel parti teşkilatına değil, tüm Sol Parti'ye mal edilmesi gerekecektir.
Şimdiden yeterince açık olan şey şu ki, yeni parlamentoda askerileşmeyi ve savaş hazırlığını prensipte reddeden hiçbir parti bulunmuyor. “Açık çek”in skandal haline getirilmesi bir eleştiri değil, aksine çekin miktarı üzerine pazarlık yapmaya yönelik dolaylı bir teklif. Bu gerçekle, bugünlerde bariz bir şekilde güçsüz olduğu görülen barış hareketi başa çıkmak zorunda.
