İşsiz sayısı resmî olarak üç milyonun biraz altında. Alman İlçeler Birliği, sosyal kesintileri savunuyor. "Ekonomi uzmaları kurulu" Boomer-Soli'den yana. Ancak silahlanmaya karşı çıkan yok.
Junge Wel'in haberine göre, işsiz sayısı üç milyon sınırını aşacak mı? Bu, Almanya İş Ajansı’nın (BA) Temmuz ayı istatistiklerini sunmasından önce gözlemcilerin merak ettiği soruydu. Şimdi kesinleşti: Hayır, baraj dayanabildi, Almanya şimdilik kötü bir haberden kurtuldu. Resmî rakamlara göre geçen ay 2,979 milyon emekçi işsizdi. Bu sayı, Haziran ayına göre 65.000 daha fazla. BA’nın Nürnberg’deki merkezinden Perşembe günü yapılan açıklamaya göre, geçen yılın aynı dönemine kıyasla işsiz sayısı 171.000 arttı. BA Başkanı Andrea Nahles, “Şirketler yeni iş ilanı vermekte çok isteksiz davranıyor ve sosyal sigortalı istihdam neredeyse hiç artmıyor” dedi.
Alman İlçeler Birliği Başkanı Hans-Günter Henneke (CDU) ağzındaki baklayı çıkardı: Belediyelerin felaket halindeki mali durumu göz önüne alındığında, Vatandaş Parası (Bürgergeld) yardımı alanlara karşı daha sert kararlar alınmasını istedi. Çarşamba günü Frankfurter Allgemeine Zeitung’a (FAZ) verdiği demeçte “Bu koalisyon, halkı gerekli bir politika değişikliğine hiçbir şekilde hazırlamıyor” diyerek, bu değişikliğin “yardımlarda kısıtlamalar” şeklinde olması gerektiğini söyledi. Aynı gün Bertelsmann Vakfı, “2025 Yerel Maliye Raporu” kapsamında, Alman Cumhuriyeti tarihindeki “en büyük bütçe açığı”nın şehir ve belediyelerde yaklaşık 25 milyar Euro olarak gerçekleştiğini duyurdu. Gütersloh’taki vakıf, “personel, malzeme ve sosyal harcamaların kontrolsüzce artmaya devam ettiğini” belirtirken, silahlanma yarışına ise hiç değinmedi.
Henneke, “Geçerli bir neden olmadan iş teklifleri reddedilirse, yardımlar kesilmeli” diyor. Bu, Bürgergeld için olduğu kadar diğer sosyal transferler için de geçerli olmalı. Örneğin,
-“annelik emekliliği” artırılmamalı, aksine geri çekilmeli;
-Wohngeld-Plus reformu iptal edilmeli.
Henneke, FAZ röportajında ayrıca, CDU’lu Ekonomi Bakanı Katherina Reiche ve “Ekonomi Uzmanları Birliği”nin (Wirtschaftsweise) son zamanlarda tekrar dile getirdiği gibi, emeklilik yaşının yükseltilmesini de savundu. Ekonomi Uzmanları Konseyi Başkanı Monika Schnitzer ise Alman Ekonomi Araştırma Enstitüsü’nün (DIW) önerisi doğrultusunda “Boomer-Soli” adlı yeni bir ek vergi fikrine sıcak bakıyor. Schnitzer, Focus Money’e verdiği röportajda, 1970’lerden bu yana yaşlı neslin yeterince çocuk yapmadığını ve bu nedenle kendi emekliliklerini karşılayacak neslin oluşmadığını öne sürdü. Bu yüzden vatandaşların daha uzun çalışması, bireysel olarak daha fazla tasarruf yapması ve emekli maaşlarındaki artışın sınırlandırılması gerektiğini söyledi. Ancak Schnitzer’e göre bu durum, düşük gelirli bireyler için “ileride emekli maaşının yetmemesi” anlamına gelebilir – bunun için bir yeniden dağıtım mekanizması gerekli.
İşgücü piyasası açısından bu gerçekten de gerekli olabilir – örneğin, genel bir çalışma süresi kısaltması yönünde. Ancak hükümet, bunun aksine sekiz saatlik iş gününün esnetilmesiyle çalışma süresini uzatmayı hedefliyor. İflas ve toplu işten çıkarmalardaki rekorlar nedeniyle uzmanlar, Ağustos ayında işsiz sayısının üç milyon sınırını aşmasını bekliyor. Gerçekte bu rakam zaten aşıldı. BA’nın verilerine göre Temmuz ayında “gizli işsizlik” yaklaşık 3,6 milyondu. Bu rakama, iş piyasası tedbirlerine katılan ya da kısa süreli hasta olan kişiler de dâhil. En azından, İşgücü Piyasası ve Meslek Araştırmaları Enstitüsü (IAB), son yayımladığı “işgücü piyasası barometresi”ne göre sonbaharda bir dönüşüm sinyali görüldüğünü bildiriyor. Ancak ABD-AB arasındaki gümrük anlaşması bu tahminlerde hesaba katılmamış.
Saarland Teknoloji ve Ekonomi Üniversitesi (HTW Saar), Pazartesi günü sunduğu çalışmada Almanya’nın yüzölçümü bakımından en küçük eyaleti için olası sonuçları değerlendirdi. Buna göre eyalette orta ve uzun vadede 17.000’e kadar iş yeri tehlikede olabilir.
İşsizlik verileri ve mali baskılar artarken, alınacak kararlar sosyal adaleti ne yönde etkileyecek? Bu soruya verilecek yanıt, önümüzdeki aylarda milyonlarca insanın yaşamını doğrudan şekillendirecek gibi görünüyor. „Gibi“si biraz fazla mı ne?
