CDU’lu Devlet Bakanı Serap Güler'e göre, bazı Alman şehirlerinin — örneğin Hannover’in 20 çocuk almayı planlaması gibi — Gazze ve İsrail'den yaralı çocukları kabul etme girişimi sadece “seçim kampanyasına yönelik hoş bir fikir”.
Hannover Belediye Başkanı Belit Onay, kentte yaşayan Filistinli ve Yahudi topluluklarla görüştükten sonra, Gazze ve İsrail’den 20 çocuğu acil tedavi ve psikolojik destek için kabul etmek istediklerini açıkladı. Düsseldorf Belediyesi de benzer bir niyet içinde olduklarını duyurdu.
Federal hükûmet temkinli
Ancak İçişleri Bakanlığı çocukların kabulüne temkinli yaklaştı. Bakanlık Sözcüsü Lars Harmsen, Berlin’de yaptığı açıklamada, böyle bir adımın güvenlik koşulları, bölgeden çıkış imkânı ve diğer faktörlere bağlı olduğunu belirtti.
Hristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) Milletvekili Alexander Hoffmann da çocukların Almanya’ya getirilmesine karşı çıktı. Bild gazetesine konuşan Hoffmann, “Bu hassas gruplar için öncelikle Arap komşu ülkeler sorumludur“ ifadelerini kullandı.
Ukrayna'daki çocuklar Almanya'ya hemen getiriliyor, ama Gazze'deki yaralı çocuklar Almanya'ya getirilemiyor. Çünkü prosedür var deniliyor, inceliyoruz deniliyor veya lojistik sorunlarımız var deniliyor. İşte Almanya'nın çelişkilerle dolu Ortadoğu politikası.
Belediye başkanlarından ortak mektup
Alman Haber Ajansı DPA’nın aktardığına göre, Hannover, Düsseldorf, Bonn, Leipzig ve Kiel belediye başkanları, İçişleri Bakanı Alexander Dobrindt ve Dışişleri Bakanı Johann Wadephul’e ortak bir mektup yazdı.
Mektupta, Gazze’den getirilecek çocuklar için yasal ve organizasyonel çerçevenin bir an önce oluşturulması talep edildi. Belediye başkanları, federal düzeyde acil ve insani bir prosedür başlatılması çağrısında bulundu.
Yahudi Cemaati’nden eleştiri
Yahudi Cemaatleri, Alman şehirlerinin Gazze'deki çocuklara yardım girişiminin Dışişleri Bakanlığı tarafından reddedilmesini eleştirdi.
Aşağı Saksonya Eyaleti Yahudi Cemaatleri Birliği Başkanı Fürst, Alman şehirlerinin Gazze Şeridi’nden gelen çocuklara yönelik yardım girişimine Dışişleri Bakanlığı'nın yönelttiği eleştiriyi anlayışla karşılamadığını belirtti.
Evangelical Press Service'e konuşan Fürst, "Belli ki Dışişleri Bakanlığı bu çocuklara yardım etmek istemiyor," dedi. "O halde bunu açıkça dile getirmeliler." Şehirlerin bir şeyler yapmak istediğini vurgulayan Fürst, hiçbir şey yapmamanın bir seçenek olmadığını ifade etti.