Ancak Kuzey Ren-Vestfalya Tüketicileri Koruma Bakanlığı bu talebi reddetti. Bu bakanlığa bağlı daire tarafından yapılan maden suyu araştırmalarında mikro-plastik bulunduğu açıklamasıyla ortaya çıkmıştı. Ancak açıklamada ne ürünün ne de üretici firmanın adı yer almıştı.

Bakanlık tüketici örgütünün isimlerin açıklanması talebini reddetti.
Foodwatch'dan Sophie Unger, t-online.de'ye yaptığı açıklamada, “Kuzey Ren Vesfalya tüketici bakanlığı, mikro-plastiklerle yüklü maden suyu markalarının isimlerini gizleyerek ticari çıkarları tüketici çıkarlarının üstünde tutuyor” dedi.

Tüketici kuruluşu Foodwatch, test sonuçlarının açıklanması için imza kampanyası başlattı www.aktion-mikroplastik.foodwatch.de.

Unger, "Bir devlet kurumu testler yaptığında, tüketiciler sonuçları bilme hakkına sahiptir. İnsanlar hangi suların mikroplastik içerdiğini bilmek istiyor. Özellikle her gün bol miktarda tüketilen maden suyu gibi bir gıda maddesi söz konusu ise” diye konuştu.

Ne kadar tehlikeli?
Sadece maden sularında değil diğer gıda maddelerinin de mikro plastik ihtiva ettiği kanıtlanmıştı. Ancak saç kılı büyüklüğündeki mikro-plastiklerin insan sağlığına etkileri henüz bilinmiyor. Bu konuda araştırma yapan bilim insanları, plastiğin yasaklanmasını değil, bunun gıda maddelerine hangi yollarla karıştığının izini sürüyor.

Almanya Risk Değerlendirme Enstitüsü (BfR), mikro-plastiklerin sağlık etkilerini değerlendirmek için şu anda çok az veri bulunduğunu açıklarken, Şu anki bilgiye göre, "Tüketici için sağlık riski yoktur" dedi.

Foodwatch için bu beyan çelişkili ve yeterli olmaktan uzak: “Bir yandan, kurum gıdalarda mikro-plastiklerin sağlık değerlendirmesini yapamıyor çünkü veriler eksik. Diğer taraftan, maden suyundaki bulguların risk olmadığını açıklıyor” diyor Sophie Unger.