Araştırmalarda söz verilenlerin bu durumdan etkilenen öğreciler değil yine öğretmenler, veliler gibi yetişkinler olması dikkat çekiyor.
Artık sorunun mağduru olanlar işe el attı. Hessen Eyaleti'ndeki öğrenci birlikleri, ortaokul ve liselerde öğrencilere ev ödevi verilmesine karşı kampanya başlattı.
Öğrenci birlikleri tarafından yapılan açıklamada ya göre "Ev ödevleri öğrenciye stresten başka bir şey kazandırmıyor." Öğrencilerin ev ödevlerine isyanını haklı bulan Hessen Eyaleti Okul Birliği Başkan Yardımcısı Fabian Pflume de öğrencilere, " Ev ödevleri öğrencileri hasta ediyor. Öğrencilerin gelişimini engelliyor ve öğrencilerin oyun zamanlarını çalıyor" diyerek sahip çıktı.
Öğrenci birlikleri, yeni bir eğitim modeli ile ev ödevi verilmeden de okulda başarının sağlanabileceğini savunuyor.
Bir çok politikacı, prof.,din temsilcisi “doğruyu yalnız biz biliriz” diye ilan ederken, “ ben ne biliyorum” diye soran Montaigne, öğrencilik yıllarını ve okullardaki eğitimi şöyle anlatılır:
Montaigne’in okulda karşılaştığı disiplin, öğrencilere ne düşündüklerini sormaksızın kendininkileri onlara en iyisi diye zorla kabul ettirme peşinde olan, enikonu sert bir disiplindir. Montaigne, katı formüllerle kendisine zorla benimsetilmek istenen bilgilere içgüdüsel olarak karşı çıkar. "Öğretmenler sanki hepimize aynı şeyleri kabul ettirmek istercesine kulaklarımıza bağırıp duruyorlar, bizden ise yalnızca söy¬lediklerini yinelememizi istiyorlar," diye yakınır.
Okulda öğretmenler, öğrencileri, kendi görüşlerini üretken bir biçimde geliştirmeye alıştıracak yerde, bu öğrencilerin belleklerini ölü konularla doldurmaktadırlar; bu konuda da Montaigne: "Bu yüzden aklımız ve bilincimiz bomboş kalıyor," diye yakınır.
Montaigne, söylenenleri gönüllü ezberlemekten yana olanların en iyi öğrenciler diye nitelendirilmeleri karşısında öfke duyar.
Böyle bir bilgi edinme eylemi, ruhsal bir işlev olmayıp, belleğe aşırı yükleme yapılmasından ibarettir:
"Bir şeyi ezbere bilmek, insanın bir şey bildiğini değil, bir şeyi belleğinde tutabildiğini gösterir."
Montaigne çıplak tarihsel olgu yerine, bu olgunun insani ve ruhsal içeriğini önemser. Sonraki yılların olgunlaşmış Mon¬taigne’i, kendisine yalnızca birtakım kurallar öğretmeye çalışmış olan bir zamanlarki öğretmenlerine kötü notlar ve iyi dersler verecektir:
"Öğretmenlerimizin bir öğrencinin salt belleğiyle değil, ama yaşayarak neler kazanmış olduğunu sınamaları gerekir. Gençlerin okudukları her şeyi sınamalarını, elemelerini sağlayın; salt iyi niyetle ya da otoritenin etkisiyle hiçbir şeyi benimsememelerine çalışın. Gençlerin olabildiğince çok sayıda düşünceyle yüz yüze gelmeleri gerekir. Yeteneği varsa, seçimini de yapacaktır, yeteneksizse hep kuşkular içinde kalacaktır. Yalnızca başkalarını izleyen ise aslında hiçbir şey izlemez, hiçbir şey bulmaz ve zaten aradığı herhangi bir şey de yoktur."
Sonunda Montaigne, teşekkür etme gereğini duymaksızın okuldan ayrılacaktır. Sonradan söylediği gibi, okuldan "sürekli olabilecek bir sonuç almaksızın” çıkıp gitmiştir.
"Ev Ödevine Hayır" Kampanyası
|
Hessen
Ev ödevi mi? Hayır teşekkür ederim
Onlarca yıldır öğretmen ve veliler, öğrencilere ev ödevi verilip verilmemesini tartışıyor. Bazı araştırmalar, ev ödevinin her öğrenciye yardımcı olmadığını ve bu eğitim metodunun yakında gereksiz olacağını gösteriyor.


Türk Sanat Müziği
Daha fazlasi için
Mesleğe Adım Adım
Daha fazlasi için
İstekler Programı
Daha fazlasi için