Erdoğan, başarısız darbe girişimi sonrası 13.000 kişinin tutuklandığını söyledi.
Af Örgütü, Türkiye'de darbe girişiminin ardından gözaltına alınan kişilerin işkence ve kötü muamale gördüğüne dair deliller olduğunu, tecavüzün de söz konusu olduğunu açıkladı.

Dün on binlerce muhalif insan Taksim Meydanı'nda yapılacak gösteriye katılmak için yola çıktı. Kent Türk bayraklarıyla kızıla boyandı. Bundan başka Laik bir devlet tasarısı ile Cumhuriyet’i kuran Atatürk posterleri yer aldı.

Göstericiler, "Cumhuriyeti ve demokrasiyi savunuyoruz“, „Bağımsızlık kayıtsız şartsız milletindir“, „Darbeye hayır - Demokrasiye evet“ yazılı pankartalar taşıdı. Doğrudan Erdoğan'ı ve AKP'yi hedef alan birkaç slogan vardı.

Muhalefet Erdoğan taraftarlarına alanları bırakmayacağı işareti verdi.  

Darbe girişiminde bulunanlara karşı Erdoğan'ın girişimlerine ilişkin alanda bir arya gelen insanlar CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’ndan  neler dinledi?

CHP Genel başkanı Kılıçdaroğlu’nun konuşmalarında kullandığı sözleri çok dikkatli seçtiği anlaşılıyordu. O doğrudan Erdoğan'a saldırmadı, tutuklama dalgasını da açık bir şekilde eleştirmedi. Buna rağmen açık konuşma üslubuna uygun sözler buldu: "Şimdi acilen özgür basına ihtiyacımız var. Toplanma özgürlüğüne ihtiyacımız var. Demokrasi için diktatörlüğe karşı mücadeleyi yeniden başlatmalıyız " dedi.  Muhalefetin hala burada olduğunu ve yok olmadığını göstermek, Erdoğan taraftarlarına mücadele etmeden alanları bırakmayacakları işareti verildi.

Alandaki insanlar arasında hükümetin eleştirilmesinden duyulan korku ve kaygı durumu da vardı.

Kaygı büyük. Bu kadar büyük tutuklama dalgası, kamuda bu kadar insanın işine son verilmesi, Erdoğan taraftarı olmayan alandaki insanların, "acaba polis benim kapımı ne zaman çalacak?" kaygısına kapılmaması mümkün değil.  
Af Örgütü hükümete kötü muamele ve işkence gibi ağır suçlamalarda bulundu. Türkiye'de tutuklanan insanlara ne olduğu bilgisi alınabiliyor mu?
Bu mümkün değil. Tutuklananların sayısı o kadar fazla ki sayıları takip edebilmek bile zor. Bu insanların nereye götürüldüğü de bilinmiyor. Hepsinin ceza evlerine götürülmediği kesin. Bunun anlamı geçici tutuklama merkezlerinin oluşturulmuş olması.

ZDF İstanbul muhabiri Luc Walpot, Tarım Bakanının, resmi olarak yaptığı açıklamada, tutuklananlarla ilgili olarak "Bunlar nedir diye her meydanda soruyorum. Bazıları bunlar hayvan diyor. Değil, ben Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanıyım, bunlara hayvan demek hayvana yapılacak en büyük hakarettir" dediğini aktardı.

Tutuklanan bu insanlar için kullanılan ton, Af Örgütü’nün açıklamalarının boşuna yapılan bir açıklama olmadığını gösteriyor.