Irak’ta dün de iktidara ortak olma veya tek başına ele geçirme savaşının aracı olarak kullanılan İslam Devleti savaşı Bağdat’ta en az 83 kişinin canını daha aldı. 170’den fazla insanı da yaraladı.
Polis saldırıyı Şiileri gavur olarak kabul eden Sünni IŞİD örgütünün yaptığını açıkladı.
Ortadoğu’yu baştan aşağı sarmış olan bu yangının sebebi Batı politikası. Taliban’ın, IŞİD’in ya da El-Kaide’nin ortaya çıkışına bakıldığında, izler Washington’a götürüyor.
Ekonomik ve jeopolitik gücünü artırmak için Batı ülkelerinin de destek verdiği ABD’nin Ortadoğu’yu işgal politikası demokrasi kılıfıyla gerçekleşti.
Afganistan'da Sovyetler'e kendisinin Vietnam'da yaşadığı başarısızlığı yaşatmak isteyen ABD, Afgan mücahitlere ve Taliban'a Amerika'dan para ve silah yardımı yaptı.

2003'te ABD, Irak'a girerek Saddam'ı devirdi. Ancak ülkenin nasıl yönetileceği konusunda hiçbir somut planı olmadığından, dini ve etnik gruplar arasındaki gerginliği artırarak ülkeyi büyük bir kaosa sürükledi.

ABD, Baas Partisi'nin istihbarat servislerini ve Irak Ordusunu dağıttı. Böylece bir gecede işsiz bıraktığı yüzbinlerce Sünni yeraltına çekildi. IŞİD o gün yeraltına inenlerin oluşturduğu bir savaş örgütü.

Saddam zamanında onlarca yıl iktidarı paylaşmış Şii ve Sünniler, bunun mümkün olduğunu yıllarca süren İran- Irak savaşında ispatlamıştı.
İktidarın Şiiler ve Sünniler arasında yeniden paylaşılması üzerinde anlaşma sağlanmazsa bu kanının akmaya devam edeceğini anlamak için akıllı olmaya gerek yok.