Acımasızlığın ve nefretin işareti olan olayda 1999 yılında tutuklanan kadına dört gün boyunca işkence yapıldı ve taciz edildi.

Kadını kollarından asan polisler kadını duvara vurdu, soyunmaya zorladı ve tecavüzle tehdit etti. Söz konusu iki kadın A.S.E. ve D.A. farklı zamanlarda "yasadışı örgüt üyesi" suçlaması ile gözaltına alınmıştı. 2007 yılında polislerden şikayetçi olan iki kadının itirazı ise Türkiye’deki mahkemelerce reddedilmişti.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi  ise her iki kadının kötü ve onur kırıcı muameleye maruz kaldığına hükmetti ve Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni ihlal ettiğine ve 45.000 Euro para cezası ödemesine karar verdi.

Halil Söğüt'ün ölümü
AİHM, Diyarbakır’da 2006 yılında çıkan olaylarda hayatını kaybeden Halil Söğüt için de kararını verdi. Mahkeme, yaşam hakkının ihlal edildiği ve soruşturmanın etkin yapılmadığı gerekçesi ile Söğüt'ün ailesine tazminat ödenmesine hükmetti.

2006 yılının mart ayında PKK üyelerinin cenaze töreni esnasında göstericiler ile polis arasında çıkan olaylarda 78 yaşındaki Halil Söğüt de yaşamını yitirmişti. Yakınları, Halil Söğüt'ün ölümüne polis şiddetinin sebep olduğu iddiasıyla suç duyurusunda bulunmuş, Türkiye'deki iç hukuk yolları tükenince davayı AİHM’ye taşımıştı.
AİHM, tutuklu makumlara insanlık dışı muamele yapıldığı gerekçesi ile toplamda 8 davada Türkiye’yi mahkum etti.